19 Ağustos 2015 Çarşamba

Tersine dünya'nın istikşafi görüşmeleri

1.Ortadoğu’yu nasıl okumalı?
Ortadoğutersine dünya’dır…
Uzun süredir Japonya’da halı ticareti yapan arkadaşım Japonlar’ın erdemlerini anlatıyor. Onu hayranlıkla dinliyorum.
Kazakistan’dan gelen komşum Çeçen, Uygur ve Ahıska mafyalarından söz ediyor şaşırıyorum. Komşum insan ilişkilerinde Ruslar’a ayrı bir değer veriyor.
Benzer durumu Almanlar, Amerikalılar, genel olarak bütün Batılılar karşısında yaşadığımız bir vakıa…
Güney’e indikçe durum daha vahim bir hal alıyor. Göçmenler, canlı bomba teröristler, ajanlar… Kimin kime hizmet ettiği belli değil. Her köşeden bir Lavrans, bir Gertrude Bell çıkabilir.
Vaziyet 100 yıl öncesinden çok az farklı…
Mehmet Akif’in JaponyaMizancı Murat’ın RusyaAhmet Haşim’in AlmanyaPeyami Safa’nın Fransa öykünmeleri boşuna değil.
Yahya Kemal, Tanpınar’a Batı gözlemlerini aktarır: “Fransa başkadır Hamdi, onlar iyi tahsil görürler, hayatları muntazamdır.”
Aynı muntazamlığı, aynı başarıyı Almanya, İngiltere, Amerika, Japonya, İtalya ve Rusya’nın eğitim sistemlerinde değişik şekillerde görebiliyoruz.
Çin, İran ve Hindistan önemli başarılar gösteriyor.
2.Babür’ün hatıratı ne anlatır?
Türkeş 1985 yılında hapisten yeni çıkmıştı… Siyaset yapması yasaktı. Etrafında kimse yoktu. Ülkü Ocakları’na takılan gençlerle belirli aralıklarla sohbet ediyordu. Sohbetin güncel hiçbir tarafı yoktu.
Babürname’den kısa bölümler okunuyor. Türkeş, okunan bölümü şerh ediyordu.
Hindistan’ın Türk İmparatoru Babür Şah’ın hatıratından ve Türkeş’in yorumlarından aklımda iki şey kaldı.
İnsan şiddete tapar ve kaypak’tır.
PKK’nın çoluk çocuğunu katlettiği bir çok aşiret şimdi PKK’ya bağlılık peşinde. Çünkü şiddet karşısında insan kaypaklaşıyor.
3.Babür Şah’ın torunuyla Osmanlı’yı yorumlamak
Dr.Mujeeb KhanBabür Şah’ın günümüzde yaşayan torunlarından…
Soyadının ‘Khan’ olması sultan soyundan geldiğini gösteriyor. Dr.Mujeeb Khan, bir akademisyen. Tezinin adı ‘Negev: Toprak, İskan, Bedevi ve Osmanlı ve İngiliz Politikası.’ Khan, bu tezde Osmanlı’nın yıkılmasıyla Müslümanların kaybettiklerini İngiliz politikalarıyla karşılaştırarak veriyor.
Leslie Pierce ‘Ahlak Oyunları’ adlı kitabının önsözünde Osmanlı’nın ayrım gözetmeksizin kılıcının acımasız olduğu adalet anlayışının sıradan insana gelince nasıl gönül yapma işine dönüştüğünü vurgular.
Osmanlı, insanın tapındığı şiddeti sistemin içine alarak kontrol ediyor, ‘sade vatandaş’ı değer haline getiriyordu.
Bu yüzden Ahmet Cevdet Paşa, “Osmanlı, insanlığın son adasıdır” der.
3.Tersine örnekler: birlik dedikçe bölünme derinleşir
Tersine dünya’nın tersine örnekleri…
Kuzey Irak’ta ikili etnik bir yapı var. Soraniler’in temsilcisi Celal TalabaniKırmançiler’in temsilcisi Mesut Barzani… İkili yapısının birleşmesi için her fırsatta görüşme yapılır.
Birleşme açıklamaları yapıldıkça bölünme derinleşir.
Unutmayalım Kırmançca ile Soranca arasındaki fark İngilizce ile Almanca arasındaki fark gibi…
Kuzey IrakKırmançiler’i Arap harfleriyle eğitim yapar. Türkiye Kırmançiler’i Latin harfleriyle eğitimi talep ediyor. Alfabe birliği sağlamak mümkün değil.
Mesut Barzani, Latin alfabesine geçmenin PKK’nın tahakkümü ile sonuçlanacağını görüyor ve Arap alfabesine dört elle sarılıyor.
Filistin’de Batı Şeria’yı El-FetihGazze’yi Hamas yönetir. Her iki bölgenin ayrı hükümetleri var. Tek bir Filistin Hükümeti oluşması için sürekli toplantılar yapılır.
Batı Şeria ve Gazze’de ortak hükümet çalışmaları yapıldıkça bölünme derinleşir.
Gazze Hükümeti’nin Sosyal İşler Bakanı’nın adı Ahmed El Kürdi’dir. Aklınızda bulunsun.
4.Evet Türkiye de ‘tersine dünya’nın bir parçası
Evet ve ne yazık ki Ortadoğu, ‘tersine dünya’dır…
Türkiye’de Ortadoğu’nun birkaç tık gelişmiş parçası.
Türkiye’de hiçbir çatışma finale ulaşmaz! Çünkü çatışmalarımız günübirliktir. İnanç eksenli ve sınıf merkezli değil…
Zaman aşımı’ kavramı, bizim ‘çözümsüzlük çözümdür’ şuuraltımızın bir keşfi… Yani biz istikşaf’ı sonuçlandırmışız. En büyük davaları utanmadan ‘zaman aşımı’ndan bitirebiliyoruz.
Koalisyon görüşmelerini seyrediyorum. İstikşafi kelimesi, keşif’ten geliyor… Partiler birbirini keşfetmek için istikşaf yapıp duruyorlar.
Anlaşılan Alev Alatlı’nın ‘mış gibi yapma’ dediği hastalığa şimdi istikşaf diyoruz…
Ortadoğu’da ve hususen Türkiye’de söylenen her sözü ‘tersine dünya’ olgusuna göre düşünmek lazım. ‘Tersine dünya’ olgusuna göre her sözün zıddının gerçekleşebileceğini düşünmek lazım.
5.Hatime: İstikşaf’ı bırak NATO’ya bak!
Siyasi partiler iktidar olmak için vardır… Partiler, ne hayır cemiyeti ne Kanarya Sevenler Derneği’dir.
Tek başına iktidar çıkmıyorsa koalisyon kurarsın.
Siyasetteki restleşmesinin ülkeyi nereye götürdüğü belli değil.
Ben galiba eski dönem politikacılarını daha iyi anlıyorum. Hatta Erbakan ve Türkeş’i özlediğimi söyleyebilirim.
Erbakan ve Türkeş koalisyonu birlikte kurar, Türkiye’nin sorunlarına birlikte çözüm ararlardı. Onların öncü olduğu Milliyetçi Cephe Hükümetleri döneminde kalkınma hızı yüzde 10’u bulmuştu.
ABD’nin İncirlik’e konuşlandığı PKK’nın Suriye örgütü PYD’nin işgal ettiği Rojava’yı koruma altına aldığı bir süreçte bu kadar istikşafi görüşme’yi anlayabilmiş değilim.
Birileri biraz daha ağırdan alırsa NATO ve Birleşmiş Milletler’in Türkiye içindeki PKK Operasyonları için de Rojava benzeri kararlar alacağından korkarım.
Saddam’ı 36.Paralel sınırlaması götürmedi mi? İsmet Özel’in Batı’nın Erdoğan’dan Saddam ürettiği uyarısını ciddiye alalım.
Millet iradesi dediğimiz şeyi fazla abartmayalım.
İşgal İstanbulu’nda İngiliz Muhipleri Cemiyeti’nin mitingine 50 bin kişi katılmıştı.
Medya o zaman da şimdiki gibi gavur işbirlikçisiydi.
Unutmayalım insan şiddete tapar ve kaypak’tır.
Yüce Allah aklı tutulanların istikşafı’nı genişletsin.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder