10 Mart 2015 Salı

Niçin Biyografi Atölyesi?

1.Şeytanın bacağını kırmak için hayal et!
 Kemal Tahir okurları bilir, üstadın bir dergi projesi vardır… Notlar’da ve diğer sohbetlerinde dergi projesinden sık sık bahseder. Kemal Tahir dergi projesini o kadar abartır ki, giderek proje gerçekleşmesi imkansız bir ütopya haline gelir.
 Ve fakat bu ütopik dergi projesi olmasaydı Kemal Tahirciler’in çıkardığı ‘Türkiye Defteri’ dergisi gerçekleşemezdi.
 Yahya Kemal, ‘insan hayal ettiği müddetçe yaşar’ buyuruyor.
 Türkiye’de bugün birçok şey var.
 200 üniversite, dünyanın 16. ekonomisi, 13. kültür ekonomisi, yıllık 47 bin çeşit kitap yayını.
 Ama eğitim sisteminin gençlerimizi sarmaladığı kariyer düşüncesi nedeniyle aşırı bir rasyonelleşme var. Bu rasyonelleşme, gençlerin ütopya oluşturmasını engelliyor.
 Küresel sistem idoller eliyle ülkeleri sömürüyor, sömürdüğü ülkenin insanlarını edilgenleştiriyor, geleceğini yok ediyor.
 İdoller, küresel sitemin şaklabanlarıdır.
 İdoller, bazen şair, bazen yazar, bazen türkücü, bazen sinema oyuncusu, bazen futbolcu olabilir. Önemli olan pasifleştirmek ve insanların aklından gelecek tahayyülünü almaktır.
 Tezgah buysa oyunu bozmak gerek.

2.Bir ilginin üretime dönüşme süreci: ‘Biyografi Atölyesi’
 ‘Atölye çalışması’, Amerika’da ve Avrupa’da popülaritesi artan bir bilgilenme yöntemi. Yöntem, teorik bilgilenme yanında ilgilinin üretim sürecine katılımına imkan sağlamaktadır.
 Türkiye’de düzenlenen ‘atölye çalışmaları’nın sayısında sürekli bir artış gözlemlenmektedir.
 ‘Biyografi Atölyesi’, günümüzün popüler ilgili alanlarından biri olan biyografi konusunda ilgili katılımcıları yazı sürecine yönlendirmeyi amaçlayan bir gelişim projesidir.
 ‘Biyografi Atölyesi’nin her aşamasında hedeflenen araştırmanın belirli bir parçasının üretilmesi amaçlanmaktadır. Eğitimlerin bireye katkı sağlayabilmesi için edinilen bilgiler uygulamaya aktarılabilir olmalıdır. Diğer ifadeyle katılımcıların üretim sürecine girmesi kritik önem taşıyor.
 ‘Atölye çalışması’, amacına belirli bir konuya odaklı olarak yoğun etkileşim sağlamak ve bolca uygulama yaptırarak ulaşabilir.
 ‘Atölye çalışması’nın ilk aşaması hayal etmek.
Hayal etmek, bir var oluş denemesidir.
 ‘Biyografi Atölyesi’nde ele alınan konu her katılımcının ilgisini tanımlandırarak o konuda derinlemesine bilgi ve beceri sahibi olunmasını amaçlıyor. Oluşturulan yoğun etkileşim ortamı, fikir üretimini ve yazma sürecini destekliyor.   
 Katılımcıların kişisel hedefini yani hayalini net olarak tanımlaması ise bir nevi çocuğun adını koymak.
 Hayalini tanımlayan katılımcı, hedefine uygun olarak program oluşturabiliyor.  
 3.Katılımcı bir çalışma ortamı olarak atölye çalışması
 ‘Atölye çalışması’na yabancılar ‘workshop’ diyor. Türkçede karşılığı çalıştay. Biz şimdilik ‘atölye çalışması’ tamlamasını kullanıyoruz. Bu bölümdeki görüşlerin bir kısmını Dr.Sema Özçer’den özetliyoruz.
 ‘Atölye çalışması’nda benzer ilgileri olan insanlar, hayal güçleri ve yetenekleri doğrultusunda bir sorunu çözmek ya da üretim sürecine katılmak için etkinliğe katılır.  
 ‘Atölye çalışması’nda deneyim sahibi insanlar tecrübelerini bir program eşliğinde katılımcılarla paylaşır. ‘Atölye çalışması’ tek yönlü bir bilgilenme değil, katılımcıların amaçları doğrultusunda üretim sürecine girmelerini sağlayan bir yöntemdir.
 Sınırlı sayıda katılımcıyla gerçekleştirilen ‘atölye çalışması’, katılımcılar arasında bilgi paylaşımına dayalı bir dizi eğitim yöntemidir. Kısaca spesifik bir konuda mesela biyografi konusunda bilgi paylaşımının veya uygulamaların yapıldığı toplantı.
 İnternetin temel bilgilenme aracı haline geldiği günümüzde bilgiye ulaşabilmek giderek kolaylaşmaktadır. Ancak sınırsız bilgi akışı içinde bilgi kirliliğine bulaşmadan işlevsel bilgi’ye ulaşmak ekip çalışmasını zorunlu kılmaktadır.
 ‘Atölye çalışması’nda amaç sadece bilgi edinmek değil, aynı zamanda uygulama becerisi de kazanmak.
 Atölye katılımcıları yanında eğitmenler de zamanın ruhu’nu yakalama açısından genç katılımcıların ilgilerinden yararlanmaktadır.
 ‘Atölye çalışması’na katılan ilgililer, deneyimlerini paylaşmak ya da sosyal medyada ağ oluşturmak için bir araya getirir.
 4.Biyografi Atölyesi, Gönüllerde Birlik Vakfı’nda başlıyor
 Siyaset, para ve zaman meselesi. Bende ne siyasete harcayacak para var, ne de zaman var. Politikanın içinde değilim ama yaptığım işin gereği olarak politikanın çevresindeyim. Rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu ile ideolojik beraberliğimiz vardı.
 Yazıcıoğlu, politik kimliği yanında kültür ve sanatla ilgili bir dava adamı idi. Onun ‘Boğaz’daki Aşiret’ kitabım ve çıkardığım ‘Biyografi Analiz’ dergisine olan ilgisi yakın dostlarımızın malumudur.
 Muhsin Yazıcıoğlu’nun kültürel ideallerini uğraş edinen Gönüllerde Birlik Vakfı, Ankara’daki uğrak yerlerimden biridir. Geçtiğimiz haftalarda vakıfta ‘Boğaz’daki Aşiret Üzerine’ bir söyleşi ve imza günü gerçekleştirdik. Renkli bir sohbet ortamını birlikte paylaştık.
 Gönüllerde Birlik VakfıAnkara’nın yeni kültür ortamı Hamamönü’nde yerli düşüncenin çiçeklendiği bir düşünce kuruluşu.
 Gönüllerde Birlik Vakfı Başkanı Vefa Aloğlu ve yardımcısı Birol Dok’la sohbetlerimiz sırasında vakıf bünyesinde ‘Biyografi Atölyesi’ni hayata geçirme düşüncemiz şekillendi.
 Önümüzdeki günlerde Yüce Allah’in izniyle katılımcı gençlerle birlikte Gönüllerde Birlik Vakfı’nda ‘Biyografi Atölyesi’nin etkinliklerine başlayacağız.
 5.Araştırma süreçlerini birlikte yaşamak
 ‘Biyografi Atölyesi’nde Amerika’yı yeniden keşfetmeyeceğiz. Sahamızın bizden önceki birikiminden zevkle faydalanacağız.
 ‘Atölye çalışmaları’nda doğal olarak araştırma yazma kitaplarının sıraladığı süreçleri takip edeceğiz.
 Yöntem kitapları şöyle bir sıralama verir: konu seçimi, sınıflandırma, hipotez kurmak, geçici plan, kaynak toplama, okuma ve not alma.
 Ancak bu sıralama bile işin başında genç araştırıcının gözünü kamaştırmaktadır.
 Halbuki yapılması gereken ilk iş, hayal etmek’tir.
 Evet hayal etmek, bir var oluş denemesidir.
 Sonra araştırıcının iradi olarak ilgi sahalarının kaynaklarını okumasıdır.
 Bilgi birikimi sağlandığında, yazma ihtiyaç olacaktır.
 6.Hatime: Komplo teorilerini yenmenin yolu ‘vira bismillah’
 İnsan, aziz bir varlık.
İnsan, yaratılmışların en şereflisi.
 Tezgahlara rağmen insan var olmak zorunda. İnsan, su üzerinde yüzen saman çöpü değil. ‘İradenin Davası’ burada başlıyor.
 İnsanın, külli irade sahibi Yüce Rabbimiz karşısında küçük, ama bütün beşeri güçler karşısında büyük bir var oluşu var. Bu var oluş, insanın iradesidir.
 ‘Atölye çalışmaları’ katımcıların birbirlerinden bir şeyler öğrendiği, çoklu bakış açılarının sentezleyebildiği, çok yönlü öğrenmeyi destekleyen bir ortamıdır. ‘Biyografi Atölyesi’ benim yöneticiliğimde ve kültür ve sanat adamlarımızın katılımıyla gerçekleştirilecek.
 Olumsuzluklara mazeret aramayan, geleceği inşa etme muradındaki idealist gençleri ‘Biyografi Atölyesi’ne bekliyoruz.
 Komplo teorileri’ni yenmenin yolu ‘vira bismillah’ demek.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder