Babanzade ailesi, Nazım, Yaşar Kemal ve Necip Fazıl

İbni Haldun toplumların ve devletlerin ömrünü insan hayatına benzetir… Onun görüşüne göre devletler ve toplumlar da insanlar gibi doğarlar, gelişirler, zirveye çıkarlar ve atalet safhasının ardından yıkılırlar. İlk bakışta “acaba?” denilse de biraz yakından bakınca bu görüşün gerçek olduğu görülür. Gumilev, devletlerden çok toplumlar için benzer bir aşamalar şeması verir. Çözülme anlayışları ve gerekçeleri farklı olsa da Marks’tan Weber’e, Sorokin’e düşünürlerin yaklaşımları daima birbirini tetikleyen aşamalar içerir.

İbni Haldun çözülme aşamalarını sıralarken her aşamanın özelliklerini de sıralar. Çözülme-inhitat safhası başlayınca devletlerde asalet düşkünlüğü de abartılır. Mesela yıkılma sürecine girmiş bir devletin yöneticisi için yükselme döneminde bile kullanılmayan asalet sıfatları kullanılır. 

Bir asalet gösterisi: İngiliz prensin düğünü

Geçen yıl İngiliz prenslerinden birinin düğünü oldu. Düğüne sadece İngiltere’nin ve dünyanın asilleri çağrıldı. ABD Başkanı Obama da asil olmadığı için düğüne davet edilmedi. Düğüne Türkiye’den davet edilenlerin başında Selahattin Beyazıt ve eşi Ayşe (Arvas) Beyazıt vardı. Selahattin Bey’den sonra herhalde bu tür davetlere oğlu Toys’R’us’ın sahibi Murat Beyazıt ve Musevi birlikteliği birlikte katılacaktır.

Beyazıt soyadı hemen size de benim gibi Erdem Bayazıt’ı çağrıştırabilir. Evet Erdem Bayazıt da Beyazıt Ailesi’nin Maraş kanadından yani o da aslında bir asil… Maraş kanadından 28 Şubat’ın iki paşası Vural ve Doğan Bayazıt kardeşleri de hatırlamadan geçmemeliyiz.

3. Haneden düğünü ve çağrışımları

Osmanlı Hanedanı’nın bizimle en bağlantılı çizgisi Abdülhamit’in torunlarından Harun Osmanoğlu kanadıyla devam eden damardır. Onların Türkçesi “gelorum, giderum”lu saray Türkçesinden İstanbul Türkçesine evrilebilmiştir. Ötesinin Türkçesi kalıntı seviyesindedir ve çoğunun ana dili yabancı dil haline gelmiştir. 

Geçtiğimiz hafta Abdülhamit Han’ın beşinci kuşaktan torunu Beylerbeyi Sarayı’nda evlendi. Düğünün belki en can alıcı ayrıntılarından biri gelinliğin Cemil İpekçi tarafından tasarlanmasıydı.

4.Asalet ve Babanzadeler

Elimde İsmail Hakkı Okday’ın ‘Yanya’dan Ankara’ya kitabı var. Sebil’in belge kitaplarından biri.  Okday, Sultan Vahdettin’in damadıdır. Benim ‘Teyze ile Prenses’ kitabımın anahtar kişiliklerinden biridir.

Hatırat nevinden bu kitabın sayfalarının bilmem kaçıncı defa karıştırıyorum. Bir yerde Sultan Vahdettin’in kızlarından Sabiha Sultan’ın taliplileri sıralanıyor.

“Sabiha Sultan’ın Rauf Bey’den sonra evlenmeyi arzuladığı Mehmet Ali Bey’den başka talip olanlar arasında bir de Harbiye Nezareti Müsteşarı olan bir Mahmud Kamil Paşa vardı. Ancak yapılan inceleme sonunda bu zatın babasının seyis olduğu meydana çıktığından bu da mümkün olmadı. Diğer bir talip de Fuad Baban Bey’di. Mahmud Kamil Paşa’nın isteği asil bir aileye mensup olmadığı için reddedilmişti amma bu Fuad Baban Bey eski bir aileye mensup cidden asil ve kibar bir subaydı. Onu da Sabiha Sultan, boyu kısa ve pek şişman olduğu için istemedi.”  

Bu görüşler, Osmanlı aristokrasisinin genel görüşüdür. Buradan çıkan sonuçları iki madde ile özetleyelim.

1. Harbiye Nezareti Müsteşarı Mahmud Kamil Paşa’nın babası ‘seyis’ olduğu için evlilik teklifi kabul edilmemiştir. Burada bürokrasinin ‘raiyyet oğlu raiyyettir’ prensibi işletilmiştir.

2. Fuad Baban Bey asil bir aileye mensuptur. Boyu kısa ve şişman olduğu için teklifi kabul edilmemiştir.

Birinci aday bu toprağın reayası olduğu için hakir görülürken, ikinci aday Babanzade ailesine mensup olduğu için asildir.

- Peki Babanzadeler kimlerdir?

- Süleymaniyeli Kürt kökenli bir ailedir.

- Osmanlı Devleti ile nasıl bir ilişkileri olmuştur?

- Osmanlı’ya karşı ilk Kürt isyanlarından biri 1806 yılında Babanzade Ailesi tarafından yapılmıştır. Aşiretin bu tarihten sonra ikinci bir isyanı daha vardır.

- Kürt sorunu ile ailenin sonraki yıllarda ilişkisi olmuş mudur?

- Evet olmuştur! Kürt Teali Cemiyeti’nin en önemli iki ismi de Babanzade ailesinden Tercüman gazetesi Başyazarı Babanzade Hüseyin Şükrü ve Babanzade Fuad Bey’dir. Bu Fuad Bey yukarda Sabiha Sultan’la evlenmek isteyen şişman Fuad Bey midir araştırmak lazım.

BDP’li Hasip Kaplan’ın söylediğine göre, Nazım Hikmet’in babaannesi Samiye Hanım, Babanzade Ailesi’ndendir. Nazım Hikmet’in, Kürt Enstitüsü banisi Kamran Bedirhan’ın da süt kardeşi olduğunu daha önce yazmıştık.

Bu bilgi bizi, Babanzadeler’in diğer damatları kimlerdir? Sorusuna götürüyor. Necip Fazıl’ın Babanzadeler’in damadı olduğunu biliyoruz.  Babanzadeler’in bir diğer damadı ise Nobel ödülü aday adayı Yaşar Kemal’dir. Yaşar Kemal, Yahudi kökenli ilk eşi Tilda Hanım’ın ölümünden sonra Ayşe Baban ile evlenir. Ayşe Baban, Yaşar Kemal’den 25 yaş küçük bir profesör. Ayşe Baban’ın hayatta göze görünür tek işi, Yabancı Sermaye Derneği yöneticiliği yapmasıdır. Doğrusu Babanzadeler’in tarihine yakışıyor, yabancı işbirlikçiliği.

Babanzadeler’in ilk Kürt isyanını Osmanlı döneminde gerçekleştirdiğini biliyoruz. Süleymaniyeli aile, petrol bölgesinden gelmenin bereketiyle petrolle de içli dışlı. Geçtiğimiz yıllarda ölen Türkiye’nin petrol kralı Kaya Baban da aileden. Buradan ailenin sondaj kabiliyetini anlayabiliyoruz. Aile, madeni çabuk keşfediyor. Neticede inançları ne olursa olsun, Nazım Hikmet’in dedesi Mevlevi Nazım Paşa, Nakşi muhibbi Necip Fazıl ve sosyalist Yaşar Kemal gibi madenleri keşfetmek kolay bir şey olmasa gerekir.

5. Hatime: Babanzade Ahmed Naim nerededir?

Babanzade Ahmed Naim, Buhari’yi TBMM ve özellikle Atatürk’ün isteğiyle Türkçe’ye çeviren ilahiyat profesörüdür. Onu da tanımak zorundayız.

Muhammed Nurul Arabi ile Melamilik Üçüncü Dönemi’ne girmiş ve Batıcı cephenin fikri temelini oluşturmuştur. Bu temel üzerine Hareket Ordusu Manastır’da Bursalı Mehmet Tahir’in fikriyatıyla yetişmiştir.

Ali Bolat’ın ‘Bir Tasavvuf Okulu Olarak Melamilik’ kitabını karıştırıyoruz. Ahmed Amiş Efendi, Babanzade Ahmed Naim, İsmail Fenni Ertuğrul ve Bursalı Mehmet Tahir’in Melami olduğunu buradan öğreniyoruz.

Taassup karşıtlığı adı altında İslam düşmanlığı yapan Batıcılığın temelinde Takiyyeci Melamilik vardır. Evet yolumuz bizi yine ‘Aydın Yabancılaşması’na çıkarttı. Ama Türk Milleti ‘Aydın Yabancılaşması’nı okuma-ma-ya devam ediyor. İnsan bazen bürokrasinin “Etrak bi-idrak” sözünü hatırlamadan edemiyor.

Muhammed Nurul Arabi Melamiliğin beynidir. Babanzade Ahmed Naim, Muhammed Nurul Arabi’nin icazet verdiği vekili, şeyh Ahmed Amiş Efendi’nin damadıdır ve Melamidir.